Türk savunma sanayisinin en önemli vitrini yenileniyor

Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı (TSKGV) Genel Müdürü Bilal Topçu, TSKGV'nin millete ait bir vakıf olduğunu ve Türkiye'nin teknolojik yoluna katkı sağlayan birçok ürünün vakıf bünyesindeki şirketler tarafından vatandaşların desteğiyle hayata geçirildiğini söyledi.

“70 şirketi yöneten büyük bir varlık yönetimi vakfıyız”

Türk Silahlı Kuvvetleri ile başlayan 5 vakfın bulunduğunu dile getiren Topçu, şöyle konuştu: “Vakfımız diğer 4 vakıftan farklı olarak ASELSAN, TUSAŞ ve gibi 6 vakfın biraz dışındadır. Roketsan, yurt dışında kendi şirketleri, şubeleri ve şirketleri ile 70'e yakın şirketi yöneten büyük şirketlerdir. Biz bir portföy yönetim vakfıyız, diğer vakıflarımız ise şehitlerimizin yakınları, gazilerimiz, onların rehabilitasyonu ve çocuklarının eğitimiyle ilgileniyor. Vakfımız, şirketleri aracılığıyla daha fazla şehit ve gazi kaybı yaşanmaması için her türlü teknolojiyi uygulayan, ordumuza silah ve mühimmatın yanı sıra komuta kontrol ve platform sağlayan bir vakıftır” dedi.

“Savunma sektörü teknolojik gelişmelere yön veriyor”

Savunma sektörünün teknolojik gelişimde öncü olduğunu vurgulayan Topçu, şöyle konuştu: “Dünyada birçok teknolojik ürünün önce askeri alanda kullanıldığını, daha sonra sivil hale geldiğini biliyoruz. Çünkü teknolojide araştırma geliştirme çok önemli. Hatta harcamalar bile yapılıyor. Araştırma ve geliştirme özel şirketleri alt edebilecek boyutlara ulaşıyor, bu nedenle devletin çok farklı yöntemleri var: “Onların teşvikleri var” dedi.

TSKGV'nin gelir kalemlerine de değinen Topçu, şöyle devam etti:

“İlk kalemimiz ASELSAN, TUSAŞ, Roketsan, HAVELSAN, İşbir Elektrik ve ASPİLSAN'dan aldığımız temettüler. Bir de iştiraklerimizden gelen temettüler var. Bir de bu durumda Vakfımızın yardımlarıyla vakfımıza yapılan nakdi bağışlar var. Aslında burada çok heyecan verici ve güzel hikayeler var. Vatan ve vatanın ne demek olduğunu çok iyi bilen insanlarımız, arsalardan yer yer gayrimenkul bağışları da dahil olmak üzere vakfa bağış yapıyor. iş ve iş yerleri gelirlerini sağlar.”

Her yıl tüm gelirlerinin yüzde 65'ini Savunma Sanayii Başkanlığı'nın listelediği projelere aktarmak üzere Savunma Sanayii Destekleme Fonu'na aktardıklarını anlatan Topçu, şöyle konuştu: “Geriye kalan yüzde 35'lik kısım da şirketlerimize sermaye artırımı veya yeni yatırımlar için tahsis ediliyor. Gerektiğinde yatırımlar yönetim kurulumuzun takdiriyle yapılır.” dedi.

“Çok heyecan duyduğumuz bağışlar var.”

Son dönemde kendilerini çok etkileyen bağışların olduğunu belirten Topçu, sözlerine şöyle devam etti:

“Sivas'ta karı-koca iki öğretmen emekli oluyor ve emekli maaşlarının tamamını yani birikimlerini bağışlamaya karar veriyorlar. Bu gerçekten takdire şayan bir şey. Hepimizi çok duygulandırdı. Yarısını AFAD'a, yarısını da AFAD'a bağışlıyorlar. AFAD. Tıpkı Sivas'taki bağışçılarımız gibi, “Bağış yapan farklı kişileri dinlediğimizde örneğin TCG'nin Anadolu gemisini görüp bir karar verdiklerini ya da sonuncusunu gördüklerini görüyoruz. Haberlerde savaş ortamı. Türk ordusunun her zaman güçlü olmasını istediklerini söyleyerek bizimle iletişime geçtiler.”

Kendisini en çok etkileyen savunma sanayii ürünlerine değinen Topçu, şunları söyledi: “Aslında son zamanlarda beni en çok etkileyen ürün tabi ki KAAN. Şu anda sokağa çıkıp şunu sorsak:' Milli savaş uçağımızın adı nedir?' KAAN ismini herkes biliyor aslında ismi de biliniyor.” “Çok güzel; hepimizi gururlandıran beşinci nesil bir savaş uçağı.” dedi.

“Kurucu şirketlerimiz farklı sektörlere yatırım yapıyor”

Topçu, üniversiteden mezun olduğunda en önemli girişimciliğin kantin açmak olduğunun düşünüldüğünü, bugün gençlerin teknolojik girişimciliği konuştuğunu söyledi. Topçu, şöyle konuştu: “Artık ülke ekonomisine, teknolojisine, savunma sanayine katkı sağlayacak yüzlerce değil binlerce projemiz var. Roket hepimiz için hayal iken, artık yurt dışına giden ve birincilik kazanan yüzlerce ekibimiz var. roket yarışmaları Bizi en çok heyecanlandıran şey bu nesil TEKNOFEST'tir.” dedi.

Savunma sanayinde yerlileşmenin yüzde 20'den yüzde 80'e ulaştığını belirten Topçu, en büyük hedeflerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vizyonuyla bu yola devam etmek olduğunu söyledi.

Topçu, sürdürülebilirlik, finansal kaynakların artırılması, yeşil dönüşüm, dijital dönüşüm gibi pek çok farklı hedeflerinin olduğunu söyledi.

Topçu, Savunma Sanayii Başkanlığı koordinasyonunda ağırlıklı olarak kurucu firmaların teknolojik alanlarını belirlemeye çalıştıklarını belirterek, şöyle konuştu:

“Bu noktada hem sivillere hem de askerlere hitap edebilecek, ikili kullanım dediğimiz ürünler var. Yine farklı sektörlere yönelik, sadece sivil kullanıma yönelik geliştirilebilecek ürünler var. ASPİLSAN'da bunun örneklerini görüyoruz. Scooterlardan akülere kadar pek çok farklı elektronik cihazın aküleri ve yönetimleri dahil olmak üzere geniş bir ürün yelpazesi. Sistemler üzerinde çalışan bir firmayız. Kayseri'de büyük bir yatırımla yeni lityum iyon akü fabrikası açıldı, Türkiye'nin ilk yerli alternatörü İlgili jeneratör ve güç üniteleri ile Türkiye.

Pandemi günlerinde ASELSAN'ın görüntüleme cihazları, sağlık yaşam destek üniteleri, solunum cihazlarına öncülük ettiğini ve bunları bir grupla hayata geçirdiğini hepimiz biliyoruz. ASELSAN bir teknoloji şirketidir. “Firmalarımızın sağlık, enerji gibi birçok farklı sektöre yatırım yaptığını görüyoruz.”

“IDEF vakfımızın markalarından biridir”

Topçu, sinyalleşmenin dünyada çok az ülkenin başarabileceği bir teknoloji olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu: “ASELSAN, metro, tramvay ve trenlerde kullanılan sinyalizasyon sistemlerinde Türkiye'yi dünyadaki 5 ülkeden biri haline getirdi.” dedi.

Türkiye'deki büyük araştırma ve geliştirme şirketlerinin girişim sermayesi yatırım fonları aracılığıyla yatırım yapma zorunluluğu bulunduğunu belirten Topçu, şirketler ve çeşitli kurumların kurduğu yatırım fonları aracılığıyla Türkiye ekonomisine katkı sağlayacak yeni teknolojilerin desteklendiğini söyledi.

Topçu, IDEF'in TSKGV'nin markalarından biri olduğunu vurguladı ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“IDEF, Türk savunma sanayii fuarıdır. İki yılda bir düzenlediğimiz bir fuardır. 1993 yılından bu yana bu fuara Türkiye’de ev sahipliği yapıyoruz. Katılımcı sayısı açısından üçüncü sırada yer alan ve çok sayıda ziyaretçi tarafından ziyaret edilen büyük bir organizasyon. Dünyanın dört bir yanından çok sayıda misafir ve heyet, 100'den fazla ülkeden 100 bine yakın ziyaretçiyle sona erdi. Başta savunma bakanları, genelkurmay başkanları ve silahlı kuvvetler olmak üzere ülkelerin savunma sanayisini ve askerini temsil eden konuklar vardı. 2023 yılında 54 ülkeden 5 bin 397 ikili görüşmeye katılım sağlandı. Bu çok büyük bir rakam.

IDEF'teki yenilikler

IDEF'in yeni logosu, lokasyonu ve konseptiyle 22-27 Temmuz 2025 tarihleri ​​arasında İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenleneceğini belirten Topçu, şöyle konuştu: “İstanbul Fuar Merkezi Atatürk Havalimanı'na çok yakın ve biz IDEF'e l'airport'u entegre ettik, burası En büyük yenilik, “Atatürk Havalimanı'na klasik fuar konseptinin yanı sıra pek çok yenilik ekleyebileceğiz. Farklı savunmalarda gördüğümüz geçit törenlerini, uçak, kara araçları veya farklı araçların gösterilerini deneyimleyebileceğimiz alanlar oluşturmayı planlıyoruz. Dünyanın her yerindeki fuarlar.” dedi.

Topçu, IDEF'in yabancı misafirlerine yerli platformları çalışır halde gösterebileceklerini belirterek, şöyle konuştu:

“İddetli komutanların bunları deneyimleyebileceği alanlar oluşturduk. IDEF bünyesinde de birçok yeniliğin tanıtılabileceği, daha yenilikçi ve teknolojik bir bölge yaratıyoruz. Gençlerle ve startuplarla yönettiğimiz, finali fuarda yapılabilecek Yarının Savunucuları (DOT) sergili bir projemiz var.

Kamu ve devlet ikili görüşmelerinin ötesinde, daha çok özel sektöre yönelik, Ağ Zirvesi olacak bir program planlıyoruz. Vakıflarımızdan KOBİ'lere ve özel sektör girişimlerine kadar herkese yer açmaya kararlıyız. İlgi çok yüksek. Malezya'da da IDEF standını açtık. Büyük yabancı şirketlerin temsilcileriyle tanıştık. “IDEF'e ilgi çok yoğun çünkü tüm dünya Türkiye'nin savunma sektöründeki gelişimini çok iyi takip ediyor ve IDEF en çok takip edilen fuarlardan biri.”

Bilal Topçu, Türkiye'nin savunma gücünün artırılması ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin daha da güçlendirilmesi için vatandaşlara TSKGV'ye bağışta bulunma çağrısında bulundu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir